Hayaller Gerçeklerin Yarısıdır..!
Şimdi arkanıza yaslanın ve bilinç altınızdaki hayalperest küçük çocuğun sizi teslim almasına izin verin…..Yazının ilk cümlesinde böyle bir giriş olması acaba psikolog koltuğunda uzanıyor muyum izlenimi yaratmasın sizde. Aslında paylaşmak istediğim büyüdükçe kaybettiğimiz hayal gücümüzün bugünkü yaşam şartlarında gerçekten kaybolup kaybolmadığı sorusuna yanıt aramak.
İtiraf edin ki hepimizin çocukluk döneminde kendini süper güçleri olan bir kahraman olarak gördüğü günler vardı. Hangimiz ayna karşısında özel güçlerim var mı acaba diye test etmedi ki? Ya da okuduğumuz hikayelerin masal kahramanının yaşadığı düşler ülkelerinde olduğunu hayal etmedi? İşte bendeki dönüm noktası sekiz yaşında babamın doğum günü hediyesi olarak aldığı gökyüzü mavisi kapağı olan küçük romanımla başladı. Öyle bir başlangıç oldu ki benim için kitaptan ayrıla bildiğim zamanlarda bile hikayeye yeni kişiler ve sonuçlar ekleye biliyordum. Sonrasında da devam eden kitap kokulu yıllarım hayal gücümde -belkide diğer çocuklardan biraz fazla- öylesine oyunlar oynamaya başladı ki gerçek hayatta bile beni yönlendirmeye başladı. Ama şikayetçi değildim. Yastığa başımı koyduğumda ki o muhteşem dünya vazgeçilmezdi. Bazen çocukların hep çocuk kaldığı Peter Pan’ın dünyasında kötü korsanla savaşıyor bazen de Hansel ve Gratelin şekerden evinde buluveriyordum kendimi.
Evet çocukken böylesine hayal gücüne sahip olan bizler hayata karıştığımız her gün yavaşça gerçekliğe döndürülmedik mi? Ya da bize sunulan popüler kültürün getirileri ile hayal gücümüzü kullanmak yerine yaratıcılığı elinden alınmış insanlar olarak yalnızca dinlemeye-izlemeye yönlendirilmedik mi? Halbuki hayallerimiz bize aitti sunumu biz yapardık. Düşlediğimiz hayatlarda kısıtlamalar, yasaklar, umutsuzluklar yoktu. Sıradan değillerdi. Yaşam enerjisiyle dolu masumca ve mutluluk ile kurulmuşlardı.
Şimdi tekrar arkanıza yaslanın, gözlerinizi kapatın ve size bir kısım insanlar (-ki bu kişiler aileniz, öğretmenleriniz, patronlarınız, siyasileriniz (!) olabilir) tarafından diretilen yaşam standartlarını, sınırlamalarını, belirlenmiş ama size ait olmayan gelecek planlarını düşünün. Büyüdükçe kaybettiğiniz hayal gücünüz sizin ÖZGÜRLÜĞÜNÜZDÜR aslında. Ben derim ki siz siz olun içinizdeki çocuğun bugünün dünyasında kaybolmasına izin vermeyin..
Mantık sizi A noktasından B noktasına götürür.Hayal gücü ise her yere…
Albert Einstein
Sevgilerle…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder